Küçüktüm, Ufacıktım Biraz da Yaramazcıktım :) - Part 1


İlkokuldayken beyaz bi bisikletim vardı, gelin gibi süzülürdü yanımda. [aslında bisiklet yanında olmaz altında olur ama şimdi ‘gelin gibi süzülürdü altımda’ deseydim çook yanlış yerlere gidecekti mevzu, o yüzden okuyucu sende fesat düşünme lütfen, geçelim bu kısmı :) ]
Evet devam ediyorum; tek kusuru fren sistemiydi sevdiğim bu edevatın. Fren pabuçlarının jantların yan tarafına baskı yapıp durmasını sağlayacak, fren kablosuyla yukarıdan gidon üzerine bağlanmış fren kollarını maşallah 2 metre yapacaklarmış ki vazgeçip uzunluğunu 1 metreye indirmişler. Öyle bi yapıda yani.. Bi gün yine mahallede uçuyorum bisikletle. Karşıdan araba geldiğini görünce yavaşlayıp sağa doğru çektim bisikleti ama durmadım, sadece hızımı biraz keserek sürmeye devam ettim. Yandaki arabaya çok yaklaşmış olucam ki o son model, caanım siyah arabayı boydaan boya frenin demir koluyla güzelcee çizdim :) Felaket bi görüntüydü. Arabanın sahibi zavallı adam arkadamdan nasıl da sayıp sövmüştür kimbilir, son derece de haklıdır üstelik ama yannışlıkla oldu napiiiimmm be abi :)

1 yorum:

AgReSsiF PoLLyaNNa dedi ki...

adamın sayıp sövmesini geçtim de bu yazıyı okuyup "yıllardır seni aradım, ver ulan paramı!" demesinin korkusu içindeyim şu sıralar ben.. gerçi arabası perte çıkmıştır çoktan(hatta ben onu çizdiğim gün) ama faiziyle almaya kalkar mı acaba? Paranoyalara gark oldum bak şinndii :/