# itiraf

Süpermarkete girip bişey alıp hemen çıkmam gerektiği halde fonda sevdiğim bi şarkı çalıyosa o bitene kadar marketin içinde dört dönüyorum. Yer deterjanından bulaşık süngerine kadar baktıktan sonra alacağım şeyi alıp şarkının bitiş kısmını kasaya gidince dinliyorum. O kısmı da oraya denk getiyorum o derece ustalaştım bu konuda ama geçen gün sırf şarkıyı dinlicem diye kendimi çocuk bezlerinin satıldığı reyonun önünde bulunca dedim ki kendi kendime "Evlenip çoluk çocuğa karışma vakti geldi" ahaha yok lan onu demedim "Kızım polly manyak mısın kalk git! sanki o şaarkılar sadece orda çalınıyo gidip evinde dinlesene dingo*"
(*dingo: Evet evet o ahırı olann abiğğ :P benim o :P ahahaha ne şakka yaptım bea bugünde vallah formumdayımm :P)



Not : Bu itiraftan çok yapılan salaklığın paylaşımı oldu ama idare ediceksiniz artık yavrum. Haydin bakem see you (İngilizcem de vardır ayıptır söylemesi :p )

Bi Oğlum Olsun Mümkünse Şu Olsun :P

Hani bi ara 'Bi oğlum olsun adı Can olsun' hadisesi vardı ya benim de bi oğlum olsun ahanda şu yandaki gibim olsun istiyorum ya :) Böyle kafası yastığına gömülsün (Vücüdü kafadan küçük tabikimde) aynen bu model olsun işte :P

Geçen gün anneme bu resmi gösterip "Anne bak torunun ehuehue" dedim. Annem resme baktı ve "Allahh korusunn! O ne öyle koca kafalı" dedi. Ben sanki gerçekten benim çocuğummuş gibi bi içerledim bi içerledim, bi ağladım bi ağladım.. Ama ama ama çok dadlu diil mi yaa vallah bu yavruyu büyüten bu günlere getiren (ahaha) Uğur Gürsoya saygılarımızı gönderiyorum :) [Sizin saygınızı da ben gönderdim efenim hiç merak etmeyin o kadan da düşünceli biriyimdir ayıp söölemesii :p ]

Bu güzel yazıma (hatta bu nadide eserime) bi karikatürlen son veriyorum :)

Not : Allam işallah böyle bi çocuuum olur allamallaham. İşalla süphaneke işalla yareppim dinimiz amin.. :P

Başlık Bulamadı Diye Hor Görme Garibi, Onunda Senin Gibi Biloku Vardır :P

Geçenlerde gecenin üçünde (rakamla 3) arkadaşlarla can sıkıntısından "Kim, kiminle, nerede, ne yapıyor, kim gördü, ne dedi" oyununu (bu kadar uzun oyun adı mı olur lan) oynadık. Herkes sırayla kendisine denk gelen yere sorunun cevabını yazıyo ve kağıdı katlıyo diğerleri görmesin diye sonra kağıt açılıyo, oluşan cümle sesli olarak okunuyo ve bu bünyeye saçma bi mutluluk katıyo.. Okuldayken pek bi oynardık, bi de hocaların adını yazıp o kağıtlarla yakalanınca ağzımızın ortasına tükürürlerdi :P ama ergenliğin organizmaya kattığı artı bi manyaklık hormonu sebebiyle her b*k eğlenceli geliyodu o dönem :) ne ise efendim oyunu oynamaya başladık, salak salak cümleler çıkarken en sonunda çıkan cümle şu oldu;

Cemil İpekçi, Top Fıratla kafeste sütyen takıyo Beşir gördü "Kolay gelsin" dedi.

(Kişileri tanımayanlar için ufak bi açıklama;
Cemil İpekçi : Tanımayan top olsun :P
Top Fırat : Sanırım o bi üst cümledeki adamı(!) tanımadığı için zaten top olmuş :P
Beşir : Aşk-ı Behlüldeki her b*ku gören abi :P)

Oha lan :))) özellikle yazsak bu kadar denk gelmez :) bu çıkınca bıraktık oyunu tabi. Daha da oynamam :P


Not : Ben oynamam dedim diye siz de hemen "Sen oynamıyosan ben hiç oynamam, sen naparsan ben onu yaparım benim idolümsün" demeyin :P Oynayın bebeim
Bak bu notta şakka yapmadım. Benim adımı kullanarak (Bknz : Agresif Pollyanna) blog açan arkadaşlar görüyorum ve burdan onları öpüyorum :P